Sayfalar

22 Eylül 2013 Pazar

Gediz Deltası(İzmir Kuş Cenneti)

 Bir hafta daha bitti günler o kadar çabuk ve hızlı geçiyor ki bu koşuşturma içerisinde hep bir şeylere yetişmek telaşıyla farkına bile varamadan belki de hayatımın en güzel günleri elimden kayıp gidiyor.Yorucu ve mutsuz geçen bu haftaya mola verebilmek ve bu tekdüze geçen  temponun içerisinde biraz olsun yaşadığımı hissedebilmek için Izmir Kuş Cennetini ziyaret ettim.Uzun bir yürüyüş yapmak,güneşin batışını izlemek,rüzgarın esintisini  hissetmek o kadar güzel ki yaşadığı mutsuzlukları hemen unutuyor insan.Burayı sevimli kılan değişik türdeki bir çok kuş ve sessizlik.İnsan elinin değmediği güzelliklere hasret kalan bir kaç Tepeli Pelikan ve Flamingo görünce sevinen  şehirli insan modeli diyebiliriz buna.İzmir Kuş Cenneti yüzlerce kuş türü ve diğer canlılar için eşsiz bir doğal yaşam alanı.Gediz Deltası adını aldığı Gediz Nehrinin taşıdığı alüvyonlarla  30.000 hektardan daha büyük sulak alana sahip.Burada tatlı ve tuzlu su balıkları da yaşamını sürdürüyor . 1999 yılında 1.derece doğal sit alanı ilan edilmiş.Delta nadir kıyı ve deniz kuşları açısından uluslararası öneme sahip.İzmir Kuş cenneti Tepeli Pelikan ,Küçük Karabatak ,Sibirya Kazı,Küçük Kerkenez (bu kuşu hayatımda ilk defa Seferihisar'ın Payamlı beldesinde gördüğümde çok şaşırmıştım.Beslediğimiz kanaryayı yemek için kafese saldırmıştı.Öylece saatlerce bahçedeki erik ağacının tepesinde beklemişti.Kardeşimle  bahçeden zorla kovmuştuk ilk kez bu kadar yakından görmüştük bu kuşu ve insanlardan korkmayan bir kuş olmasına bir o kadar da şaşırmıştık ),pembe kanatlı flamingolar gibi yaklaşık 800 kuş türüne ev sahipliği yapmakta.Ayrıca kara leylek ve kum kuşunun Türkiye'de bilinen tek kışlama alanı bu delta.Kuş cennetine gelen ziyaretçiler için burada ziyaretçi merkezi bulunuyor. Ziyaretçi merkezinin içinde küçük bir konferans salonu ve sergi salonu var.






Arabanızı ziyaretçi merkezine yakın bir yere bıraktıktan sonra hem yürüyüş yapmak hem de  kuşları görebilmek için yola devam edebilirsiniz.Ziyaretçiler için burada üç farklı rota var.Sarı Rota,Mavi Rota ve Yeşil Rota.Sarı rota 20 km olup araç trafiğine kapalı .Ziyaretçiler bu rotayı yürüyerek,yanlarında getirdikleri bisikletlerle ya da Kuş Cennetine ait akülü araçla gezip görebilir.Kuşların üreme dönemi olan 1 Nisan-15 Temmuz tarihleri arası bu rotaya girilmesi yasak.Bu rotada Üçtepeler,Uçak Tavası,Homa Dalyanı,Kırdeniz Dalyanı,tatlı su habitatları ve Çamaltı Tuz işletmesine ait tuz tavaları olmak üzere Gediz Deltası'nın canlılar için farklı yaşam ortamları sunan pek çok bölgesi ziyaret edilebilir.Yeşil Rotaya ise Sarı Rota'dan Orta Tepe'ye dönen yoldan girilerek 3 km mesafedeki Poyraz Tepeye kadar gidilebilir.İzmir Kuş Cennetinin en güzel manzarasının burası olduğunu söylediler.Mavi  Rota(Homa Dalyanı) doğal bir lagün olan Homa Dalyanına kadar olan bu rota gidiş dönüş toplam 10 km.Buraya ziyaretçi merkezinden Homa Dalyanı tabelası izlenerek varılabilir.







Flamingoları görebilmek için ben mavi rotayı tercih ettim.Dönerken epey yoruldum ama güneşin batışını izlemek tüm bu yorgunluğuma değdi doğrusu.







Bazen hayat kısır bir döngüye girer. Bazı şeyler engeller  bizi ve bunları nasıl değiştireceğimizi bilemeden kayıp balık Nemo gibi devam etmeye çalışırız yolumuza işte böyle anlarda doğayla baş başa kaldığımızda bizi biz yapan şeyi bulup yolumuza devam edebiliriz.Mavi rota dönüşünde yorgun ama mutlu bir şekilde bunları düşündüm sonra aklıma bir Aborjin sözü geldi."Kendi kendine araştır,keşfet.Başkalarının senin yolunu senin için belirlemelerine izin verme.O senin ,sadece senin yolundur.Diğerleri o yolu seninle birlikte yürüyebilirler,fakat hiç kimse o yolu senin için yürüyemez."
Güzel bir gün daha sona erdi.Umarım böyle yanı başımızdaki güzel bir cennet yok olmadan İzmir'de yaşayan İzmirli olan yada kendini İzmirli hisseden herkes Kuş cennetini ziyaret eder ve buraya hakettiği ilgiyi gösterir.


























Hiç yorum yok:

Yorum Gönder